Maloklüzyon Nedir? Dişlerde Kapanış Bozukluğu ve Tedavi Yöntemleri
Maloklüzyon, dişlerin ve çenenin uyumsuz hizalanması durumudur ve halk arasında “kapanış bozukluğu” veya “çarpık diş” olarak da bilinir. Genetik faktörler, travmalar, çocukluk dönemindeki parmak emme ya da uzun süreli emzik kullanımı gibi nedenlerle ortaya çıkabilir. Maloklüzyon çiğneme, konuşma ve ağız hijyenini olumsuz etkileyebilir; tedavi edilmediğinde çene eklemi sorunlarına, diş aşınmalarına ve estetik kaygılara yol açabilir. Bu durum, diş hekiminin uygulayacağı ortodontik tedaviyle, gerekirse diş teli veya cerrahi müdahale ile düzeltilebilir.

Hem fonksiyonel hem de estetik açıdan önemli olan bu rahatsızlık, bireyin yaşam kalitesini doğrudan etkileyebilir.
Maloklüzyon Çeşitleri
Maloklüzyon, çene ve dişlerin ideal kapanış pozisyonundan sapmasıyla oluşan bir ortodontik bozukluktur. Çiğneme, konuşma ve ağız kapanışı gibi temel işlevleri olumsuz etkileyebilir; zamanla çene eklemi sorunlarına da yol açabilir. En yaygın görülen tür olan Sınıf I Maloklüzyon, çene yapısının normal olmasına rağmen dişlerin çapraşık veya düzensiz dizilmesiyle ortaya çıkar. Sınıf II Maloklüzyon (Overbite), üst dişlerin alt dişleri olması gerekenden fazla örtmesiyle; Sınıf III Maloklüzyon (Underbite) ise alt çenenin öne çıkması ve alt dişlerin üst dişlerin önüne geçmesiyle tanımlanır. Bu bozukluklar, genetik yatkınlık ya da çevresel faktörler sonucu gelişebilir ve bireyin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir.
Aşağıda, en sık karşılaşılan maloklüzyon çeşitleri detaylı olarak açıklanmıştır.
Sınıf I Maloklüzyon
Sınıf I maloklüzyon, dişlerin kapanışının normal olduğu ancak dişlerin hizalanmasının bozuk olduğu durumdur. En yaygın görülen maloklüzyon türüdür. Bu durumda azı dişleri arasında normal bir ısırık ilişkisi varken, ön dişlerde çapraşıklık, boşluk ya da konum bozukluğu olabilir. Üst dişler, alt dişleri hafifçe örter ve genellikle ciddi fonksiyonel sorun yaratmaz. Ancak estetik kaygılar veya ağız hijyeninde zorluk yaşanabilir.

Sınıf II Maloklüzyon (Overbite)
Sınıf II maloklüzyon, üst dişlerin alt dişleri aşırı şekilde örtmesiyle tanımlanır. Bu durum genellikle retrognatizm olarak bilinir; yani üst çene, alt çeneye göre daha önde konumlanmıştır. Aşırı kapanış; çiğneme zorluğu, konuşma bozuklukları, dişlerde aşınma gibi sorunlara yol açabilir. Hafiften şiddetliye kadar değişen vakalarda ortodontik tedavi uygulanır.

Sınıf III Maloklüzyon (Underbite)
Sınıf III maloklüzyon, alt çenenin üst çeneye göre öne çıkmasıyla oluşan bir kapanış bozukluğudur. Prognatizm olarak da bilinen bu durumda alt dişler, üst dişlerin önüne geçer. Estetik sorunların yanı sıra çiğneme ve konuşma güçlüğü, çene ağrısı ve temporomandibular eklem problemleri gibi fonksiyonel şikâyetler görülebilir. Daha karmaşık vakalarda ortodontik tedaviye ek olarak cerrahi müdahale gerekebilir.

Maloklüzyon Neden Olur?
Maloklüzyonun en yaygın nedeni genetik yatkınlıktır. Çene yapısı, diş boyutu ve dizilim sorunları aileden miras kalabilir. Bununla birlikte, parmak emme, uzun süreli emzik veya biberon kullanımı, ağızdan nefes alma ve dil itme gibi alışkanlıklar da dişlerin doğal hizalanmasını bozabilir. Süt dişlerinin erken kaybı, kalıcı dişlerin yerleşimini etkileyerek çapraşıklığa yol açabilir. Ayrıca çeneye alınan darbeler, tümörler, gömülü dişler veya çene gelişimini etkileyen beslenme problemleri de maloklüzyonun oluşumunda rol oynayabilir. Bu faktörler hem çocukluk döneminde hem de yetişkinlikte ağız yapısını etkileyerek tedavi gerektiren kapanış bozukluklarına neden olabilir.
Maloklüzyon Belirtileri Nelerdir?
Maloklüzyonun en yaygın belirtisi çenede görülen yamukluk ve dişlerin düzensizliğidir. Üst çene ya da alt çenede çıkıntı şeklinde kendini gösterebilir. Maloklüzyon belirtileri şöyle sıralanabilir:
- Konuşmada güçlük çekme
- Peltek konuşma
- Dudakları kapatmakta zorlanma
- Ağızdan nefes alma
- Isırma ya da çiğneme esnasında zorluk çekme
- Dişlerin düzensiz sıralanması
- Çenede ağrı
- Yüz simetrisinin olmaması
- Dişlerde çarpıklık
Maloklüzyon Tedavisi Nasıl Yapılır?

Maloklüzyon tedavisi, bireyin ihtiyaçlarına özel olarak planlanan çok yönlü ortodontik müdahalelerden oluşur. Tedavi sürecinin ilk adımı, ortodontist tarafından yapılan kapsamlı bir değerlendirmedir. Bu değerlendirmede röntgen görüntüleri ve diş ölçüleri kullanılarak yanlış hizalanmanın türü ve şiddeti belirlenir.
Maloklüzyon tedavisinde en yaygın yöntemlerden biri diş teli uygulamasıdır. Braketler, teller ve bantlardan oluşan bu sistem, dişleri zaman içinde ideal pozisyonlarına yönlendirir. Estetik görünümü de iyileştiren bu yöntem, vakaya göre birkaç ay ile birkaç yıl sürebilir. Daha hafif bozukluklarda ise şeffaf hizalayıcılar tercih edilebilir. Bu özel yapım, çıkarılabilir plaklar, geleneksel metal braketlere ihtiyaç duymadan dişleri kademeli olarak düzeltir.
Daha karmaşık vakalarda, özellikle sorunun iskeletsel uyumsuzluklardan kaynaklandığı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Bu tür cerrahi işlemler, çene yapısının yeniden konumlandırılmasını sağlayarak hem estetik görünümü hem de ısırma fonksiyonunu iyileştirir.
Maloklüzyon Tedavisinde Nelere Dikkat Edilmeli?
Maloklüzyon tedavisinden etkili sonuçlar alınabilmesi için bazı önemli noktalara dikkat edilmesi gerekir. Sürecin başarıyla ilerlemesi, hem hekim önerilerine uyum hem de günlük alışkanlıklara bağlıdır. Dikkat edilmesi gereken başlıca unsurlar şunlardır:
- Düzenli Kontroller: Ortodontik kontrollerin aksatılmadan sürdürülmesi tedavinin başarısı açısından büyük önem taşır.
- Ağız ve Diş Hijyeni: Diş teli kullanan bireylerin, diş çürüklerini ve diş eti sorunlarını önlemek için ağız hijyenine ekstra özen göstermesi gerekir.
- Tedaviye Uyum: Hekim tarafından verilen tavsiyelere ve kurallara titizlikle uyulmalıdır.
- Beslenme Alışkanlıkları: Sert, yapışkan veya diş tellerine zarar verebilecek yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
Bu kurallara dikkat edilmesi, tedavinin daha kısa sürede ve etkili şekilde sonuçlanmasına yardımcı olur.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Evet, çocukluk döneminde tedavi daha hızlı ve etkilidir.
Şeffaf plaklar, apareyler ve bazı durumlarda cerrahi uygulanabilir.
Hayır, çiğneme, konuşma ve çene sağlığını da etkileyebilir.
Evet, yetişkinlerde de tedavi uygulanabilir.
Erken teşhis ve zararlı alışkanlıkların bırakılmasıyla önlenebilir.
Hayır, sadece hafif ve orta düzey vakalarda kullanılır.
Pekiştirme plağı kullanılmazsa bozulma riski vardır.
AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI POLİKLİNİĞİ
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
iLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK TEDAVİLER

İmplant Tedavisi

Porselen Laminalar

Bonding Uygulaması

Ortodonti
Ekiz Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği
Hayalinizdeki gülümsemeye kavuşabilmeniz için size yardımcı olmaktan mutluluk duyarız. Dilediğiniz zaman bizimle iletişime geçebilirsiniz.
+90 212 809 47 47
Çalışma Saatleri: 09:00 - 19:00
[email protected]
Her türlü soru ve randevu için...
Sarıyer/İstanbul
Vadikoru, No:10/A İç Kapı No:100